YUNANİSTAN / ATİNA 2.GÜN - ACROPOLIS & SLOPES
- FURKAN BÜYÜKTÜRK
- 21 Eyl 2023
- 3 dakikada okunur
KALDIĞIMIZ YERDEN...
20/09/2023 ÇARŞAMBA, Saat 10:00
Dün edindiğimiz minik tecrübeler ve şehirde yaptığımız turlar kısa sürede bizi şehre alıştırdı. Öyle ki kendi yastığımı Türkiye'den getirseymişim evimin konforuyla denk bir rahatlık sağlarmışım. Güzel bir uyku, önceki gün marketten aldığımız meyve ve bisküvilerle basit bir kahvaltı ve kendimizi dışarı atışımız...

Dün bahsettiğimiz üzere bugün rotamız
Akropolis idi. Google haritaları açtık, vasıtayı tabanvay seçtik ve 900 metre gösteren ama bayır yukarı 900 metre olan bu yolculuğa biz çoktan razıydık. Tek düşüncemiz ve umudumuz vefa'nın kendisini kucakta taşıtmamasıydı... Minik hokkabazlıklarla, hoppa yapıcaz, zıpla yapıcaz diyerek elimizi tutturduk ve düne göre çok daha fazla mesafeyi belkide aynı yorularak katedebildik. Neyse şimdi güncel saatimize geri dönelim.

Hotel'den çıktıktan ve navigasyonu da açtıktan sonra farkettik ki yol üzerinde dün aldığımız ve 7 yere tek biletle girebildiğimiz yerlerden biri olan Roma Agorası'da burada yolumuzun üzerindeymiş. Hatta dün bu kadar yakın olduğunu farketseymişiz, burasını da dün ziyaret edip aradan çıkarabilirmişiz. Yine çok heycanlandırmayan bir yerdi lakin tepede akropolis gözüküyordu ve yaklaşmak bile bizim için heyecan vericiydi. Yaklaşık 30dk'da roma agorasını tamamladık ve bayır yukarı tırmanmaya başladık.

Akropolis'in bilet kesim yerine gelmeden hemen önce sağ tarafta manzaranın şahane olduğu yerlerde fotoğraf çekildik. Güzelce esen rüzgarın tadını çıkartarak terimizi kuruttuk ve artık tuzlu olan vücudumuzun bizi darlamaya başlamıştı. Her gölge bulduğumuzda mutlaka nefeslendik ve tekrar bilet sırası beklemeden akropolisin direkt giriş sırasına girdik.

Buraya gelmeden önce biletinizi online alın, beklemeyin vs. deniyordu. Açıkcası bende biraz nereden alırım? diye tedirgin olmuştum. Ama emin olun önceden bilet almanıza gerek yok. 7 noktanın heryerinde bilet satışı var, Dünde dediğim gibi istediğiniz birtanesinden kombo bilet almanız kafi... Akrapolis ve slope girişinde ne alaka ise mikrafonumu aldılar ve yasak olduğunu söylediler. Drone olup-olmadığını sordular. YOK, dedim ve içeriye o şekilde alındım. Anlamadığım kısım, cep telefonu ve video kaydı serbest, DSLR kameralar herkesin boynunda. Mikrafon'a neden takıldılar? Ee abalacığım aynısını ben telefonla da kaydedebiliyorum ?

Slope kısmının aşağıya doğru ayrılan ve baya uzun bir parkuru var, anlatılacak birşey değil, resimini yukarıda paylaşıyorum... Biz yine sonuna kadar gittik hatta diğer tarafta bir giriş daha varmış onu öğrendik. Dönüşünde de Vefa kucağımızda, dik merdivenleri seri seri zıpladık ve akrapolisin girişinde ki merdiven kalabalığının arasından sıyrılarak, harika manzaranın ve sütunların keyfini çıkartmak için kendimize zaman tanıdık. Bol bol resim çekildik ve buraya gelmeden önce planladığımız birşeyin gerçekleşiyor olması huzurunu yaşadık. Aşağıya rotamızı çevirdiğimizde aklımızda ki tek şey karnımızı doyurmaktı. Tepede sıcağı yedik, gözlüksüz ve şapkasız olanın vay haline dedik ve yine şelale gibi terledik...

Sürekli kullanmamdan anlayacağınız üzere İstanbul'un Aksarayı gibi Atina'nında Monastiraki meydanı var ve bu meydanın üst kısımlarında dün market alışverişi yaptığımız yerlerin yakınında bir pizzacı keyfetmiştik, orada 1 tam pizza, 1 dilim pizza ve 2 içeceğe 18€ verdik ve karnımızı doyurduktan sonra zaten yakın olan hotelimize geri döndük. 1,5-2 saat civarı uyumuşum...

Duşumuzu alıp,kendimizi tekrar sokağa attığımızda muhtemelen saat 4-5 civarı idi. Meydan yine tıklım tıklım dolu. Aradan geçtik ve dün ki starbuck'ta kahvelerimizi aldık, 1 adet donut'la beraber 13€ hesap ödedik. Aksaray meydanının, amaan şey Monastiraki meydanının hemen üstünde, Ermou caddesinin araç girmeyen sağ tarafına döndük ve sağlı-sollu mağazaları dolaştık. Belki 1 saatimiz bu şekilde alışveriş ile geçerken, yürüdüğümüz zamanlarda Holy University Church of the Presentation of the Virgin Mary adında tarihi bir kliseyi yarı tavaf ettik.

Bu sırada cadde'nin sağında aradan gözümüze bir çin restoranı ilişti, aslında ilk amacımız buble tea almaktı sonra yemekte olduğunu farkedince Merve ve Vefa'yı noodle ile doyurup, buble tea aldık. 16.5€ ücretimizi ödedikten sonra sintagma medyanına kadar etrafı keşfederek yürüdük. Hava kararmıştı lakin yollar hala çok hareketliydi. Bir yandan müzik çalanlar, akan fiskiyelerin sesi, insan trafiğinin homurtusu bu karanlık hava ile birleşince tatilde olduğumuzu birkez daha anladık.

Hiçbirşeye koşturmuyor olmak keyifliydi fakat keşke biraz koştursaymışız.. Tüm marketler 21:00'da kapanıyormuş. Yetişemediğimiz için bizde meydandaki büfe'den 6lı 1.5Lt su aldık ve 6€ ödedik ve odamıza tekrar geri döndük. Özellikle akropolis bizim için yeter kafi iken bugün 16500 adım ile (kucağımızda 13KG çocuk ile) güzel bir iş yaptığımızı düşünüyorum. Verimli birgündü. Merve ile gezme kültürümüzün yakın olması bizi daha da verimli hale getiriyordu. Off yoruldumculardan değilde, gelmişken hakkını verelimcilerden kendisi.
Yarın seyahatimizin son günü yani gezebileceğimiz son günü. Birsonraki gün sabah 10'da uçuşumuz olacak ama dönüşümüzle ilgili başka planlarda var onu da vakti gelince konuşuruz. Şimdilik bu kadar yeter diyelim.
MİNİK TECRÜBELER;
Yunan halkının ingilizce bilme oranı baya yüksek. Turistik biryer olduğunun farkındayım tabiki ama kalıplaşmış turist ingilizcesi kullanmıyorlar yani baya konuşmasını biliyorlar ve anlıyorlar.
Yollarda başı boş kedi sayısı çok az, başı boş köpek hiç görmedim.
Çocuk görmüyoruz desek abartmış olmayız, kendimi orta yaş sendromuna sokmama az kaldı ;)
Sevgilerimle.
Furkan BÜYÜKTÜRK







Yorumlar